Fısıltılar
FISILTILAR
Adanın Karaduman (ya da Monster/Smokey) kadar büyük gizemlerinden biri de ormanda duyulan fısıltılar. Çeşitli bölümlerde çeşitli kimselerin duyduğu, genelde tam olarak ne dediği anlaşılamayan bu fısıltıların, karakterlerin tehlikede olduğu ya da gerilimin yüksek olduğu dönemlerde ortaya çıktığı söylenebilir. Bu fısltıların işitsel yazılımlar kullanılarak çözümlenmiş halleri aşağıda yer almaktadır.
OTHERS İLE İLİŞKİSİ
Fısıltılardan ilk bahseden kişi Danielle Rousseau. “Solitary” adlı bölümde Sayid’in ona sorduğu “adada başka birilerini gördün mü?” sorusuna Rousseau “Hayır, ama onları duyuyorum. Dışarıda, ormanda. Fısıldıyorlar. Benim deli olduğumu düşünüyorsun.” diye cevap verirken, fısıltıların kaynağının da “ekibi ile beraber Black Rock’dan geri dönerken ekibin öldüren “onlar”, yani Others olduğunu” söyler ve onların “taşıyıcı olduğunu” ekler.
Alıntı sahibi: seslisozluk
Taşıyıcı : bir mikrobu kendisi bağışık kalarak başkasına bulaştıran kimse.
Danielle, “Exodus, Part 2″da ise bu kez Others’ın fısıltılarını ve onların “çocuk için geldiklerini” söylediklerini duyduğunu anlatır. Danielle burada bir sonraki hedefin Aaron olduğunu düşünürken, Others’ın aslında Walt’tan bahsettikleri ise daha sonra Walt’ın kaçırılması ile açığa çıkar.
Walt’ın kaçırılışından sonra bu kez Shannon fısıltıları duyar ve Walt’ı görür (”Man of Scince, Man of Faith” ve “Abandoned”). Bu görüntülerde Walt yeni sudan çıkmış gibi sırılsıklamdır ve tersten fısıldamaktadır. Sayid Shannon’ın ölümünden hemen önce kendisinin de Walt’ı gördüğünü itiraf eder.
“Live Together, Die Alone”da Others saldırısından çok kısa bir süre önce Jack, Kate, Sawyer, Hurley ve Michael fısıltıları duyar.
ORMAN
Fısıltıların çok büyük bir çoğunluğu ormanda duyulur. Fısıltıların duyulması ile beraber, kamera da bunları duyarken şaşkınlıkla etraflarında kaynağı bulmaya çalışan karakterlerin etrafında döner.
Sayid (”Solitary”)
Erkek Sesi- “Sadece bırak burdan gitsin”
Erkek Sesi- “Zaten çok fazla şey gördü”
Erkek Sesi- “Ya anlatırsa ne olur?”
Kadın Sesi - “Belki onunla konuşabiliriz”
Erkek Sesi- “Hayır”
Sawyer (”Outlaws”)
Not: Aşağıda geçen her bölüm sol, sağ ya da orta işitme kanalından gelmektedir. Ancak bu parçalar aynı anda çaldığından sesler üstüste binmiş, sonrasında çözülmüştür.
“Bunu nasıl söylersin? Amerikalı olduğunu biliyordum”
“Büyük bir gruptu”
“Geri dönecektir”
Frank Duckett’ın sesi - “Şimdi dinle. Yapmamız gereken şu. Hiçbirşey. Bu o değil. Kapıya yaklaşıyor.”
(Frank Duckett : Sawyer’ın Avustralya’ya gerçek Sawyer olduğu istihbaratıyla öldürmek için gittiği ve vurduğu adam)
——————————————————————————
“Bunu nasıl söylersin? Amerikalı olduğunu biliyordum”
“Hey dinle, hadi gidelim”
“Gidip ne yaptığını görelim”
“Duetch negg or Joice leg” (başka bir dil ya da tersten söylenişi)
“Senin seçiminmiş gibi”
“Kapıya doğru geliyor”
“Sanırım domuzu vuracak”
“Evet”
“Benim [elim/başım] serbest.”
——————————————————————————–
“Bunu nasıl söylersin? Amerikalı olduğunu biliyordum”
“Hey dinle, hadi gidelim”
“Gidip ne yaptığını görelim”
“Kapıya doğru geliyor”
“Sanırım domuzu vuracak”
“Tamam”
——————————————————————————–
Kadın Sesi- “Belki sadece onunla konuşmalıyız”
Erkek Sesi- “Hayır, bizi görürse bu herşeyi mahveder”
Erkek Sesi- “Ne gördü”
Kadın Sesi- “Bize yardım edebilirler”
Erkek Sesi- “Güvenemeyiz”
Erkek Sesi- “Geri gelecek”
(Sawyer duraklar, cırcırböceği ve ağustos böceği sesleri duyulur)
Erkek Sesi- “Ne gördü”
Erkek Sesi- “Hiçbir şey, onu kovalıyordu”
Kadın Sesi- “Konuş”
Erkek Sesi- “Hiçbirşey”
Frank Duckett’ın Sesi- “Geri gelecektir.”
SAHİL
Sahilde fısıltıları duyan tek kişi Sawyer’dır.
Sawyer (”Outlaws”)
Not: Aşağıda geçen her bölüm sol, sağ ya da orta işitme kanalından gelmektedir. Ancak bu parçalar aynı anda çaldığından sesler üstüste binmiş, sonrasında çözülmüştür.
“Buraya burnunu sokan biri daha gidiyor” veya “Şurada biri gidiyor” “Evet, hadi ne yaptığını görelim”
“Hadi”
“Bırak kararı ben vereyim”
“Geri gel”
“Bekle”
“Bir tane daha görüyorum”
Frank Duckett’ın sesi- “Geri gelecektir”
——————————————————————————–
“Aman Tanrım orada bir adam var”
“Dennis neler olduğunu öğren”
“Bizi gördü mü?”
“Belki”
“Aç onu”
“Hangi yöne gittiğini gördün mü?”
“Tam şu ağaçların arasından”
“Git ve getir onu”
“Bir [açıklama/karar] var ve bahse girerim sen bunu aklına bile getirmemişsindir.”
“Nedir o?”
“Bir uçak kazasındaymış”
“Emin misin?”
“Bir uçağın düşmesinin nasıl bir şey olduğunu bilirim”
“Şikayet, şikayet, şikayet”
“Biraz yaklaşmak istiyorum”
“Ne dediğini biliyorum, ama adam etrafına bakıyor”
“Ya ateş falan ederse”
——————————————————————————–
“Bir şey olabilir ama gelişigüzel bir şey olabilir”
“Gidelim”
“Bizi gördü mü?”
(Alarmlar çalışır)
“Özür dilerim, özür dilerim, özür dilerim”
“İzinsiz giriş, İzinsiz giriş”
“Çalılığa saklanın”
“Kapıyı aç”
“Bir uçağın düşmesinin nasıl bir şey olduğunu bilirim”
“Şikayet, şikayet, şikayet”
“Ne dediğini biliyorum, ama…”
Sayid & Shannon (”Abandoned”)
Not: Aşağıda geçen her bölüm sol, sağ ya da orta işitme kanalından gelmektedir. Ancak bu parçalar aynı anda çaldığından sesler üstüste binmiş, sonrasında çözülmüştür.
“Gevşe ahbap”
“Kız adamdan hoşlanıyor”
“Kız geliyor”
“Koşabilir miyim bilmiyorum, ama çığlık atabilirim (atamam)”
“Shannon içini çekiyor”
(Çığlık)
“Ölmek berbat bir şey”
“Acele et”
“Şşşşttt…”
——————————————————————————–
“Kız bu adamdan hoşlanıyor”
“Ölmek berbat bir şey”
“Selam kızkardeşim”
“İşte geliyor, işte geliyor”
“Onun ağzı” (erkek için)
“Beni deliye çeviriyor”
“Acele et”
“Aynı fikirdeyim”
“Görüyorum…”
——————————————————————————–
“Gevşe ahbap”
“Kız adamdan hoşlanıyor”
“Ne yapmalıyız sence?”
“Kız geliyor”
“Saklanmalıyız, kaçmalıyız”
“Bir ses duydu”
“Görüşürüz” ya da “Lucia”
“Dürbünü sakla”
“Acele et”
“The Other 48 Days”
Not: Aşağıda geçen her bölüm sol, sağ ya da orta işitme kanalından gelmektedir. Ancak bu parçalar aynı anda çaldığından sesler üstüste binmiş, sonrasında çözülmüştür.
“Gevşe ahbap.Sanırım kız adamdan hoşlanıyor”
“Sen hayatsın”
“Ich Weiss Nicht” (Almanca “Bilmiyorum”)
“Dikkat et”
“Tetik Ana”
“Onu öldüreceksin”
“İlerle”
(Silah atışı)
“Görüşürüz”
(Silah atışının hemen ardından sanki şarkı söyleyen bir koro gibi)
——————————————————————————–
“Shannon”
“Kız adamdan hoşlanıyor, kız adamdan hoşlanıyor”
“Shannon”
“Hayatının ve zamanının sonuna geldin”
“Bana yardım et”
“Shannon, diğer tarafta buluşuruz”
“Onun şarkısı” (Tersten söylendiğinde ‘Ana-Lucia’)
(Silah atışı)
——————————————————————————–
“Gevşe ahbap, Kız adamdan hoşlanıyor, kız adamdan hoşlanıyor”
“Shannon”
“Herşeyi biliyorum, herşeyi biliyorum…”
“Ölmek berbat bir şey”
“Shannon”
“Geldiğinde ona söylemen gerektiğini düşünmüyorum”
“Kesinlikle senden hoşlanıyor”
“Adam kim?”
“Shannon’ı görmek istiyorum”
“Göze göz”
“Adam kim?”
“Ateş Lucia”
“Bize yardım eden erkek kardeşler”
“Onunla işin bitti mi??”
“Onu şarkısı” (Tersten söylenince ‘Ana-Lucia’) (Silah atışı)
“Ateş”
Eko, Libby, Ana-Lucia, Sawyer, Michael, Jin and Bernard (”Abandoned”)
Not: Aşağıda geçen her bölüm sol, sağ ya da orta işitme kanalından gelmektedir. Ancak bu parçalar aynı anda çaldığından sesler üstüste binmiş, sonrasında çözülmüştür
“Ormandaki kim”
“Sawyer”
“Ana”
“Ben birinin rüyasındayım”
“Ich weiß nicht” (Almanca ‘Bilmiyorum’)
“O ağır” (kız-she)
“Black Rock”
“Çocuğu getir”
“Ben birinin rüyasındayım”
——————————————————————————–
“Gözlerine bak, tamam mı?”
“Onu görüyor musunr?” veya “Lucia”
“Bize yardım edenler (erkek) kardeşler”
“Aynı fikirdeyim”
“Sawyer”
“O gördü mü?” (kız-she)
“Küçükhanım biraz otoriter değil mi?”
“Ben birinin rüyasındayım”
“Hepsini biliyorum, hepsini biliyorum”
“Gözleri” veya “Lucia”
“Aynı fikirdeyim”
“Ben birinin rüyasındayım”
——————————————————————————–
“Hepsini biliyorum, hepsini bilyorum”
“Onu görüyor musun? (muhtemelen ‘Lucia’) “Aynı fikirde olabilirim.”
“O gördü mü?” (kız-she)
“Shannon”
“Arkama saklan”
“Küçükhanım biraz otoriter değil mi?”
“Ben birinin rüyasındayım”
“Hepsini biliyorum”
“Gözaltında” or “aynı fikirde”
“Gözleri” veya “Lucia”
“Aynı fikirde olabilirim”
“O otoriter”
“Ben birinin rüyasındayım”
Eko (”The 23rd Psalm”)
Eko Monster ile yüzyüze geldiğinde duyulan fısıltılar
“Kimsin ve neden buradasın?”
“Rapor ver, rapor ver !”
“Charlie?yi onunla gördüm”
“İşte Charlie orada”
“Cehenneme git”
“Burada uğraşıyor/çabalıyor”
“Henüz hiçbir şey”
“Şimdi onu burada deneyelim, tamam mı?”
“Bunlar kabul ettiğin/edeceğin roller / kurallar”
“Cehenneme git”
“Dokuz”
“Nerede?”
“Yedi”
“Birşeyler saklıyor”
“Benden saklanıyor”
Michael, Sawyer, Hurley, Jack and Kate (”Live Together, Die Alone”)
Not: Aşağıda geçen her bölüm sol, sağ ya da orta işitme kanalından gelmektedir. Ancak bu parçalar aynı anda çaldığından sesler üstüste binmiş, sonrasında çözülmüştür.
“Elizabeth”
“Elizabeth”
“Michael”
“O” (Him)
“Michael”
“Elizabeth”
“Dur!”
“Elizabeth”
“Michael”
“Silah”
“Elizabeth”
“Michael”
(Çözülemeyen daha pek çok konuşma)
Hurley(The Beginning of the End(s4b01))
hurley jacopun evini gördüğü zaman…bir bayan ve bir erkek tarafından …
sağ,sol ve ortadan gelen sesler…
“Bana inanmak zorundasın, ben Nikki.”
“Şişşt”
“Birisi birşey mi dedi?”
“Ben birşey demedim.”
“Desmond hakkında veya lanet olası bir şey söylemezsen iyi olur.”
“Benim”
“Onları dinlemeyeceğim.”
“Bugün Ocağın yedisi”
“Birisini görüyorum.”
“Tanıyabildin mi?
hurley in 2. sahnesinden sonra pencereye yaklaştığındada bunlar geçiyor…
“Jack…babası saklanıyor…”
“Jack’in babası oceanic ucuşundan kurtulanlardan saklanıyor…desmond’dan da…”
Juliet-Jack(The Other Woman(s4b06))
juliete ormana koşmaqdan hemen önce:
sarah nın başka bir ……. var
o öteki kadınmı?
juliete ormana koştuğu an:
dikkat et
sarah ın başka bir …… var
bunu duydunmu?
eğer bizi o kurtarmayacaksa ozaman kim?(kurtaracak)
sarah birisi geliyor.
erkek:sarah birisi geliyor.
jack koştuktan sonra:
erkek:sarah o tanıdığımız birisimi? sarah o tanıdığımız birisimi?
bayan:cevap vermiyorum.
erkek:onlara vevap ver
bizim kendi cevaplarımız var.
ona güvenebilirmiyiz?
son olarak çok zayıf bir fısıltı duyulur julliete tempest istasyonunun açma mekanizmasını kullanmadan hemen önce
julliete miş..(o julliete)
“Its Juliet”
GİZLİ FISILTILAR
Bazı izleyiciler bilinen fısıltıların haricinde diğer bölümlerde de sadece işitsel cihazlarla anlaşılabilecek bazı fısıltılar olduğunu farketmişler. Örneğin; “The 23rd Psalm” adlı bölümde hem Henry Gale (Ben) Sayid tarafından sorgulanırken, hem de Eko’nun Monster ile karşılaştığı yerde geri planda saklı konuşmalar olduğu söyleniyor.
LOCKDOWN (s2ep17)
Hoparlörden gelen ses - 1. Bölüm
Orta Kanal
1. hadi yapalım (0 saniye)
2. Bunu onlara verelim (0.2 san)
3. Bu olayı çözer (1.3 san)
4. olası telefon bipleme sesleri (9.3 san)
5. Kapatmaya 20 dakika* (12 san, hoparlörden duyulan duyuru)
6. Yeter (14.25 san)
7. Bunu kim istiyor (15.25 san)
9. Bize bunu söyleme (17.5 san)
10. girişlerinizi kapatın/diğer girişleri kapatın (18.5 san)
11. büyük olasılıkla dışarıya bir çıkış olduğunu biliyordur (30.75 san)
12. Gidip ona biraz yardım edeceğim/ bu onların işi, bırak onlar halletsin (32 - 33.5 san)
13. şunu tekrar çevir/ bir yedeğin var mı (37 san)
14. durdurmama izin vermiyor (38.5 san)
15. sesi iyi geliyor/ onu bulamadıhasn’t found it
—–15b. tamam (40 san)
16. o zaman yardım alacağız (41 san)
17 onlar iyi mi? (42 san)
18. onları duyan oldu mu (43.2-44 san)
19. beni yukarı gönder (44.06 san)
—–19b. şunu kımıldatın (44.06 san - 19′la çakışarak)
20. Odayı mühürlemeden önce (45.5 san)
21. Ben… süpüreceğim (47.18 san)
—–21b onları karanlıkta bırakın (47.18 san)
22. onu uyarmaya çalıştım (48-49 san )
23. hadi sadece yukarıya çıkmaya çalışalım/ bize güvenmeyi bırakacak (49 san)
—–23b bu onun sorunu (49.5-50.4 san, çok yüksek değil, daha çok fonda gibi)
24. o (adam) geziniyor (50.2 san)
25. Bu çalışmıyor (50 san)
26. yavaştan alalım/nokta kaçıyor (51 san)
27. neredeyse orada (52 san)
28. Onu görmek için gidemem (52.8 san)
29. bir dakika içinde yola koyulmaya çalışmalıyız (daha tok bir ses) (54 san)
30. onu incitmek istemiyoruz değil mi/ John, seni incitmek istemiyoruz (58 san)
31. anlaşılmaz sesler (63.2 san)
32. nasıl, biliyorum (64.5 san)
33. Herşeyi incelediğine emin misin (65.5 san)
34. biri bana yardım etsin (66.5 san)
—-34b güç dışında (66.5 san)
35. Merhaba, kim şikayet etti?/Onun şikayet ettiğini duymuyorum (67.72 san)
——————————————————————————————————-
Charlotte Malkin Otopsi Kaydı (s2ep21)
İlginç kayıtlardan bir tanesi de Charlotte Malkin’in otopsisi sırasında kaydedilen bir kaset.
2. sezon 21. bölümde (”?”) Mr. Eko, kardeşi Yemi’nin yerine gelen rahip sıfatıyla görev yaparken yanına gelen bir başka rahip bir mucizenin gerçekleştiğini, bir kızın nehirde boğulduktan bir gün sonra dirildiğini ve annesinin bunu tüm dünyaya duyurmak istediğini söyler. Eko bu kadına ve olanlara inanmadığını söyleyip görev almak istemese de rahip “seni neden seçtiğimi sanıyorsun?” diyerek işin tam da ona uygun olduğunu söyler.
Eko sonrasında gidip kızın otopsisinin yapan tıbbi sorumlu ile görüşür. Bu sorumlu, kızın otopsi sırasında canlandığını iddia ederek bunu içeren kasedi Eko’ya verir.
Otopsiyi yapan sorumlu kişi ile asistanı arasında geçen konuşmaları içeren kasette bir kaç da gizli ses yer almaktadır. Charlotte uyanıp çığlık atmaya başladığında sadece ses çıkarmamakta, gerçekten de anlamlı bir şekilde konuşmaktadır.
*************
Doktor: Kafkas kadın. 161 cm boyunca, 51.3 kilo, vücut çok sevgili Valerie McTavish tarafından hazırlandı ve yıkandı
1. Duyulmayan ses (29 san- doktorun yukarıdaki konuşmasında yer alan “ve” sözcüğü ile çakışır)
Asistan: Ian, durdur şunu
Doktor: Görevi başlatıyorum
2. (gizli ses) “bu o (kız)” veya “bu kadar yeter” gibi duyulur
Doktor: belirgin bir boğulma vakası, göğüs ile başlayacağım
3. John! (Charlotte Malkin bağırır)
4. O yaşıyor (gizli ses)
5. Nasıl bileceğiz (gizli ses)
Asistan: Aman Tanrım
Doktor: Valerie
Asistan: O yaşıyor
Doktor: Sanırım çalışıyor…
6. Bırakın John Locke devam etsin! (Charlotte bağırır)
7. Ölmemiş/onu buldum (gizli ses, tam olarak Charlotte’ın “bırakın” bağırışından sonra başlayıp ?John? ile çakışıyor)
Doktor: sakinleşmeye çalışın (”Locke” ve “devam etsin” sözlerinin arasında)
Asistan bu bölümde “dur dur” diye bir çok kez çığlık atar
Doktor: Valerie getir…kız ağlıyor, orada öylece durma, birşeyler yap
8. Onları içeri gönderiyoruz/Ne dediğini duyalım (gizli ses, doktorun “birşeyler yap” sözünün bitimi ile duyuluyor)
THE MAN BEHIND THE CURTAIN (s3b20)
http://www.thefuselage.com/Threaded/showpost.php?p=1547363&postcount=1648
Bu kısım Ben’in sonic koruma kalkanına gidip annesini gördüğü zaman etrafta yer alan fısıltılardan oluşuyor. Seslerin bir kısmı çok net bir şekilde duyulabilirken, bir kısmı içeriye gömülmüş durumda ve bu nedenle ancak özel ekipmanlar aracılığı ile duyulabiliyor ve “deşifre” edilebiliyor.
İşte duyulanlar ve nereden duyuldukları :
S3b20 “The Man Behind The Curtain” Ben ve annesinin koruma kalkanında karşılaşması
ORTA KISIM
1 Your hope is here (12 sec) (Umudun burada)
2. there ain’t no turning around (12.2 sec) (geriye dönüş yok)
3. sounds like “turn to that screen” (12.3 sec) (”şu ekrana dön” gibi duyulmuş)
4. Don’t forget him (13 sec) (Onu unutma)
5. Is anyone awake (15 sec) (Uyanık olan var mı?)
6. We should take him (16 sec) (Onu almalıyız)
Ben: Mom (20 sec) (Anne)
SAĞ KISIM
1. What2?s happening (Neler oluyor?)
2. If we go over there we might be able to see him but I don’t know (12 sec) man’s voice (”Oraya gidersek onu görebiliriz ama bilmiyorum” bir erkek sesi)
3. Did you hear about him (13 sec) (”Onun hakkında birşeyler duydun mu?”)
4. Is anyone on (15 sec) girl’s voice (”Kimse var mı?” bir kız sesi)
SOL KISIM
1. sounds like “disobeys you” (11 sec) (”Senin sözünü dinlemiyor” gibi duyulmuş)
2. because the moment’s bad/rare (13 sec) girl?s voice (Çünkü zaman az/kötü (şu anki zamanlama anlamına gelebilir)- bir kız sesi)
3. that’s what I mean (14 sec) girl’s voice (”Benim demek istediğim bu”- bir kız sesi)
4. It’s heavy (15 sec) (Bu ağır)
5. don’t worry (16 sec) (Endişelenme)
6. sounds like “I looked through them” (16.2 sec) (”Onları inceledim” gibi duyulmuş)
Bir başkasının aynı yerler için hazırladığı dosyanın çözümlenmiş hali. Bazı farklılıklar var. Linkten MP3 dosyalarını indirerek kendiniz de dinleyebilirsiniz.
Kod:
http://www.thefuselage.com/Threaded/showthread.php?t=55358&page=168
ORTA KISIM
(Duyulması en güç olanlar; ses son derece zayıf ve sözcükler birbirinin üzerine söyleniyor)
1. Talk to him (11.10) (Onunla konuş)
2. Tell him that you’re his mother (12.1) (Ona annesi olduğunu söyle.)
3. Tell him to be patient (14.9) (Ona sabırlı olmasını söyle).
4. That’ll just make it worse (16.29) (Bu sadece herşeyi daha da kötüleştirir.)
{Ben: Anne?} (20.1)
{Annesinin görüntüsü: Ben, sakın!} (27)
{Ben: Anne…} (33)
{Annesinin görüntüsü: Daha zamanı değil, Benjamin.} (34.5)
SAĞ KISIM - ÖN
1. What’s happening (11.19) (Neler oluyor?)
2. If we can go over there we might be able to see it, but I don’t know (11.75) (”Oraya gidersek onu görebiliriz ama bilmiyorum”)
3. help us come through the fence (13.7) (Çitten geçmemize yardım et.)
4. we’re sending one, don’t argue ( 15.3) (Birini gönderiyoruz, tartışma !)
SOL KISIM - ÖN
1. (..tell you) I’m glad you decided to see me/ to send me/to send him (10) ((…sana söylüyorum) Beni görmeye/beni göndermeye/onu göndermeye karar vermene sevindim)
2. Because I love him (12.6) (Çünkü onu seviyorum.)
3. That’s right, that’s what I mean/That’s right, that’s what I need (13.15) (Bu doğru, demek istediğim bu / Bu doğru, ihtiyacım olan bu.)
4. ____ (15.1)
5. Don’t worry about it (15.5) (Bunun için endişelenme)
6. You’re the one ….(16.3) (Sen…osun)
THROUGH THE LOOKING GLASS (s3b23)
Locke bulunduğu çukurda kendini vurmak üzereyken Walt çıkagelir ve o arada arka planda güç bela duyulan bazı kadın fısıltıları duyulur. :
“Help me” (Bana yardım et)
“Naomi. I don’t know that name” (Naomi. Bu ismi bilmiyorum.)
“I have hell to pay” (Başım büyük belada)
A TALE OF TWO CITIES (s3b01)
Jack’in interkomda duyduğu sesler
1 - “Has she tried to talk to him / Shall we talk to him” (o (kadın) onunla (erkek) konuşmaya çalıştı mı? / Biz onunla (erkek) konuşalım mı?)
2 - “Look on ” (Dikkatli izle)
3 - “Has he answered / His head is hurt” (Cevap verdi mi? / Başı acıyor/zarar görmüş)
4 - “Don’t / Won’t talk” (Konuşmuyor / konuşmayacak)
5 - “We’re not sure if he knows that much / We?re not sure if we?ll find out much” (O kadar çok şey bildiğinden emin değiiz / Fazla bir şey bulabileceğimizden emin değiliz)
6 - “That’s what I was thinking” (Ben de bunu düşünüyordum)
7 - “Let him go free” (Onu serbest bırakalım)
8 -”It’s not easy keeping something that secret / sacred” (Bir şeyi bu kadar sır olarak tutmak / kutsal göstermek kolay değil)
9 - “What are you gonna do / Go on and do it” (Ne yapacaksın ? Devam et ve yap)
10 - “Let it go Jack ” (Peşini bırak Jack)
11 - “Now I can tell what you’re doing ” (Şimdi sana ne yaptığını söyleyebilirim)
12 - “Bring it back to her” (Onu (bir nesne) kıza geri getirin)
THE COST OF LIVING(s3b05)
Monster Eko’yu yere savurduktan sonra duyulan fısıltılar
1 - “It’s over ” (Bitti)
2 - “The black man” (?) (Siyah adam)
3 - “(unknown)” (duyulmayan kısım)
4 - “Right now / Right here” (Tam şimdi / tam burada)
5 - “Locke”
6 - “Eko”
7 - “(unknown)” (duyulmayan kısım)
8 - “What happened”(Ne oldu?)
9 - “Shhhh”
10- “What’s happening” (Neler oluyor?)
11- “Now we got his? / I don?t want to kill him” (Şimdi onun… aldık. Onu öldürmek istemiyorum.)
12- “What just happened” (Az önce ne oldu?)
13- “What’d he say” (O ne dedi?)
14- “Help me up” (Yukarıya çıkmama yardım et)
15- “Is he following?” (Takip ediyor mu?)